Imagem da capa para Kadınlarda kendini nesneleştirme ve kendini susturmanın dissosiyatif yaşantılarla ilişkisi
Kadınlarda kendini nesneleştirme ve kendini susturmanın dissosiyatif yaşantılarla ilişkisi
Título:
Kadınlarda kendini nesneleştirme ve kendini susturmanın dissosiyatif yaşantılarla ilişkisi
PRODUCTION_INFO:
[s.l. : s.n.], 2020.
Descrição Física:
ix, 78 leaves : illustrations, tables ; 30 cm + 1 CD-ROM.
Nota Geral:
Date of approval: 21.05.2020
Resumo:
Amaç: Bu çalışmanın amacı klinik olmayan bir kadın örneklemde kendini nesneleştirme ve kendini susturmanın dissosiyatif yaşantılarla ilişkisini araştırmaktır. Yöntem: İnternet üzerinden yaşları 18 ile 73 arasında değişen ve yaş ortalaması 41,57±12,83 olan 441 kadın katılımcıya ulaşılmıştır. Örneklemin çoğunluğunu lise ve üniversite mezunu (%69,4), çalışan (%60,8) ve aylık hane geliri 10.000 TL’nin üzerinde (%62,4) kadınlar oluşturmuştur. Çalışmada Sosyodemografik ve Diğer Bilgiler Veri Formu, Nesneleştirilmiş Beden Bilinci Ölçeği’nin Beden Gözetimi ve Beden Utancı alt boyutları, Kendini Susturma Ölçeği ve Dissosiyatif Yaşantılar Ölçeği kullanılmıştır. Veri analizinde Bağımsız Gruplar T-Testi, Mann-Whitney U testi, Pearson Korelasyon Analizi ve Çoklu Doğrusal Regresyon Analizi kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmamızın sonuçlarına göre kadınlarda kendini nesneleştirme ile dissosiyatif yaşantı düzeyleri arasında pozitif yönde anlamlı ilişki (r=.271, p<.01) kendini susturma ve dissosiyatif yaşantı düzeyleri arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki (r=.367, p<.01) saptanmıştır. Ayrıca kendini nesneleştirme ve kendini susturmanın dissosiyatif yaşantıları anlamlı düzeyde yordadığı bulunmuştur (β=.122, p <.05; β=.295, p <.001). Sonuç: Örneklemimiz olan kadın katılımcılar arasında kendini nesneleştirme ve kendini susturma arttıkça dissosiyatif yaşantıların da arttığı gözlemlenmiştir.

Objective: The purpose of this study was to examine the relation of selfobjectification and self-silencing to dissociative experiences in a non-clinical sample of women. Method: A total of 441 participants aged from 18 to 73 with a mean of 41.57±12.83 was reached via the Internet. The majority of the sample consisted of women with a high school or college degree (%69.4), that are actively employed (%60.8) and reported a household income above 10000 TL (%62.4). A Sociodemographic Information Form, Body Surveillance and Body Shame subscales of the Objectified Body Consciousness Scale, the Silencing the Self Scale and Dissociative Experiences Scale were applied. The Independent Samples t-Test, Mann Whitney U test, Pearson’s Correlation and Multiple Linear Regression were used for data analysis. Results: According to our study’s findings, a significant positive relationship was observed between levels of self-objectification and dissociative experiences (r=.235, p<.01) and also between self-silencing and dissociative experiences (r=.362, p<.01). It was also found that self-objectification and self-silencing significantly predicted dissociative experiences (β=.122, p <.05; β=.295, p <.001). Conclusion: These findings indicate that, as self objectification and self silencing increased, dissociative experiences increased as well among our sample of women.
Título Uniforme Adicionado:
Thesis (Master) -- Işık University: Graduate School of Social Sciences.

M. A. -- Clinical Psychology.

Graduate School of Social Sciences -- Clinical Psychology.

Self-objectification and self-silencing in relation to dissociative experiences among women. English.
LANGUAGE:
Turco